Kocaeli Sanayi Odası Başkanı (KSO) ve aynı zamanda İktisadi Kalkınma Vakfı (İKV) Başkanı Ayhan Zeytinoğlu, 9 Mayıs Avrupa Günü kapsamında bir açıklama yaptı. Zeytinoğlu, AB ile yeni sayfa açılması gerektiğine dikkat çekti. Zeytinoğlu şunları söyledi: “Bu sene Avrupa Günü’nü Türkiye’deki kritik seçimlerin beş gün öncesinde kutluyoruz. Bu tesadüf aslında son derecede kritik bir gündemi de beraberinde getiriyor. Türkiye’de 14 Mayıs seçimleri sonrasında nasıl bir siyasi tablo ortaya çıkarsa çıksın, AB sürecinin canlandırılması gerekli.
DÜNYA BÜYÜK BİR DÖNÜŞÜM İÇİNDE
Türkiye’nin AB ile ilişkileri 2016 sonrasında bir durgunluğa girdi. Ardından Covid 19 pandemisi ve Ukrayna Savaşı gibi gelişmeler Avrupa gündemini ciddi biçimde etkiledi. AB bu gelişmelerin yarattığı zor koşullar altında yeşil mutabakat ve dijitalleşme hedeflerini hayata geçirmek için gerekli adımlara atmaya öncelik verdi. Krizlerle birlikte aslında tüm dünya büyük bir dönüşümün içinden geçiyor. Ekonomik süreçler, üretim ve tüketim kalıpları, iş yapma biçimleri değişirken, bu dönüşüme eşlik eden yasalar ve mevzuat da yenileniyor.”
DEĞİŞİME UYUM SAĞLANMASI KRİTİK
Açıklamasına devam eden Zeytinoğlu şunları kaydetti: “Bu süreçte AB’nin özellikle 2019 sonrasında Avrupa Yeşil Mutabakatı ve dijital gündem kapsamında stratejik adımlar attığını ve çok sayıda yeni yasal düzenlemeyi uygulamaya sokmakta olduğunu görüyoruz. Hammaddelerde stratejik özerklikten, çip üretiminin desteklenmesine, siber güvenlikten sınırda karbon düzenleme mekanizmasına kadar farklı boyutları ile Avrupa ekonomisinin ve politikalarının hızla yenilenmekte olduğunu görüyoruz. Türkiye’nin adayı olduğu, gümrük birliği ilişkisi içinde bulunduğu ve en büyük ihracat pazarı ve dış yatırım kaynağını oluşturan AB’deki bu değişim ve dönüşüme uyum sağlaması kritik önem taşıyor. Bu sene de 9 Mayıs’ı kutlarken, Avrupa’nın nereye doğru gittiğini ve Türkiye’nin bu değişimdeki konumunu çok doğru değerlendirmeliyiz.
TAM ÜYELİK HEDEFİ KORUNMALI
Önümüzdeki kritik seçimler sonrasında Türkiye’yi gelecek 5 yıl için yönetecek iktidar ve Meclis belirlenmiş olacak. Bu yeni dönemde kurulacak hükümetin en önemli önceliklerinden biri AB ile ilişkiler olmalı. Tam üyelik hedefini koruyarak, aynı zamanda ilişkilerin gümrük birliğinin güncellenmesi, vize serbestliğinin sağlanması, Avrupa Yeşil Mutabakatı’na uyum, yenilenebilir enerjide işbirliği, küresel geçit girişimi, ulaştırma ağları, tedarik zincirlerinin dirençliliği ve dijital altyapı gibi alanlarda hızla geliştirilmesi hedeflenmeli. Türkiye’nin içinde bulunduğu ekonomik krizden çıkması, deprem sonrası bölgenin toparlanması, ihracatın katma değeri yoğun ve yüksek teknoloji ürünlerine yönelme suretiyle geliştirmesi, uluslararası yatırım çekmeye devam etmesi açısından da AB sürecinin canlandırılması önemli bir etki sağlayacak.