Yerli motor ve kamyon üretmek amacıyla 1979 yılında temeli atılan ve ilk üretimini 1982'de gerçekleştiren Ford Otosan İnönü Fabrikası sıfırdan araç, motor ve aks geliştirme ve projelerinden sonra Türkiye’de bir ilke daha imza atarak tamamen Türk mühendisler tarafından geliştirilen, Türkiye’nin ilk ve tek yerli şanzımanının üretimine başladı. 49.5 milyon Euro yatırımla geliştirilen ilk yerli şanzımanın üretimi hattı, 19 Ekim 2021 Salı günü Ford Otosan İnönü Fabrikasında düzenlenen törenle açıldı.
Türkiye’nin ilk ve tek yerli şanzımanının üretim hattının açılış töreninde kürsüye ilk olarak Ford Otosan Genel Müdürü Haydar Yenigün çıktı. Yenigün, konuşmasında Ford Otosan bünyesinde üretimine başlanacak yerli şanzıman yatırımı ile ilgili detayları paylaştı. Ford Otosan Genel Müdürü Haydar Yenigün’ün ardından kürsüye Koç Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve Ford Otosan Yönetim Kurulu Başkanı Ali Koç çıktı. Koç, konuşmasında Koç topluluğunun kuruluşu ve Ford Otosan’ın 1925 yılında başlayan ve günümüze kadar devam eden süreçte tarihsel gelişiminden bahsederken, “1996 yılında bir dönüm noktasına geldik, Koç Holding olarak otomotiv işine devam edip etmeme kararını almak üzere bir danışman şirket tuttuk. Bu şirket bize özellikle Otosan tarafından çekilmemizi tavsiye eden bir rapor sundu. Fakat biz yılmadık ve devam ettik. Otomotivin ana vatanı olarak bilinen ABD'ye Türkiye'den otomotiv ihraç eden ilk şirket olduk. Türkiye'nin otomotiv üretiminin yüzde 25'ini Otosan gerçekleştiriyor. Yatırımlarımıza hız kesmeden devam ediyoruz" dedi.
***
Koç Holding Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve Ford Otosan Yönetim Kurulu Başkanı Koç’un ardından kürsüye TÜRK-İŞ Genel Sekreteri ve Genel Başkanı Pevrul Kavlak çıktı. Genel Kavlak, konuşmasına tamamen yerli sanayimiz tarafından üretilen Türkiye’nin ilk ve tek yerli şanzımanının tanıtım toplantısında olmaktan duyduğu mutluluğu ve gururu dile getirirken şunları söyledi: “Bugün burada kelimenin tam anlamıyla Cumhuriyetin başarılarından birini alkışlıyoruz. 98 yıl önce ülkemizin önünde açılan o aydınlık yol bugün bizleri kendisini yoktan var etmiş bir Anadolu kentinde, Eskişehir’de bir araya getirdi. Bir asır boyunca biriktirdiğimiz bilgi, büyüttüğümüz sevgi, bu topraklara verdiğimiz emek ve Mustafa Kemal Atatürk’ten aldığımız ilham tam bağımsız ve egemen bir ülke olarak bize geri döndü. Evet, bugün ülkemiz sanayisi için önemli günlerden birini yaşıyoruz ve bu dönüşüm karşısında hepimiz onur duyuyoruz.”
Yeni bir yatırım demek, iş demektir, aş demektir.
Genel Başkan Kavlak dünyanın birçok bölgesinde büyük sanayi kuruluşlarının işçilik ve üretim maliyetlerini düşürmek adına faklı ülkelere tesislerine taşırken Türk sanayicisinin ülkesine yatırım yaptığına değinerek, “Türk sanayicisi ülkesine yatırım yapıyor. Katma değer yaratıyor. Gerektiğinde risk alıyor. Daha çok yatırım, daha çok üretim, daha çok istihdam diyor. Biz bu gelişmelerden büyük bir mutluluk duyuyoruz. Çünkü yeni bir yatırım demek ülkemizin kalkınmasına katkı demektir. Yeni bir yatırım demek daha çok istihdam demektir. Yeni bir yatırım demek, iş demektir, aş demektir. O nedenle bu önemli yatırımı gerçekleştiren Koç topluluğuna da şükranlarımızı sunuyorum” dedi.
Bu üründe Türk işçisinin emeği, alın teri de vardır.
Türkiye’nin ilk ve yerli şanzımanın üretiminde Türk işçisinin önemine vurgu yaparak konuşmasına devam eden Genel Başkan Kavlak, şu ifadeleri kullandı: “Burada tanıtımını yaptığımız bu ürün Türk mühendislerinin aklının, zekâsının, çabasının ürünüdür. Ancak unutmayalım ki bu üründe Türk işçisinin emeği, alın teri de vardır. Çünkü beyinde bilgiyle şekillenen düşünce ancak emekle hayata geçer. Çünkü emek en kutsal değerdir. Emek olmazsa işyeri olmaz, emek olmazsa, üretim olmaz, emek olmazsa hayat olmaz. Ve o emekçiler ülkemiz sanayisinin kahramanlarından biridir. Onlar Türk Metal Sendikası’nın üyeleridir. İşte onlar buradadır. Onlara da teşekkür ediyorum.”
Ülkemizde metal sanayi bu noktaya geldiyse bunda metal emekçilerinin payı büyüktür.
Konuşmasında, Türk Metal Sendikası olarak işverenlerin gerçekleştirdiği yeni yatırımlardan ve başarılarından gurur duyduğumuz kadar, işyerlerinde emek veren, üreten, disiplinli, fedakâr üyelerimizin başarısıyla da gurur duyduğumuzu dile getiren Genel Başkan Kavlak, “Eğer ülkemizde metal sanayi bu noktaya geldiyse milyarlarca liralık yatırım yapıyorsa, ihracat rekorları kırıyorsa, üretiyor ve kazanıyorsa bunda metal emekçilerinin payı büyüktür. Kimdir onlar? Günde üç vardiya gece-gündüz demeden çalışanlardır. Kimdir onlar? Bayramda seyranda fazla mesai yapanlardır. Kimdir onlar? İşyerlerine namusu gibi sahip çıkanlar, önce işyerim diyenlerdir. Ülkeleri için fabrikaların yaşaması için işyerlerinde huzur olması için çalışma barışı için gerektiğinde fedakârlık yapanlardır. Pandeminin en yoğun yaşandığı günlerde herkes evine kapandığında ölümü göze alıp canları pahasına çalışanlardır. Canları pahasına üretenlerdir” dedi.
Türk işçisi, birlikte üretip, birlikte kazanıp, hakça paylaşmak istiyor.
Sendikamız Türk Metal’in temel prensibinin “üretmek, kazandırmak ve kazanmak” olduğunu vurgulayan Genel Başkanımız Kavlak, bu prensibi örgütlü olduğumuz 800’e yakın işletmede üyeleriyle birlikte devam ettirdiğini dile getirirken konuşmasını şöyle tamamladı: “Son iki toplu sözleşme döneminde olduğu gibi bu sözleşme döneminde de yine kazanmak, ürettiklerinden hakça pay almak istiyorlar. Ücret kayıplarının telafi edilmesini bekliyorlar. Birlikte üretip, birlikte kazanıp, hakça paylaşmak istiyorlar. Unutmayın fabrikalarınızda emekçilerinize yapacağınız her kuruş yatırım size üretim, verimlilik, disiplin, kalite ve daha da önemlisi çalışma barışı, huzur ve güven olarak fazlasıyla geri dönecektir. Bundan emin olun. Bakınız pandemi sürecinde kısa çalışmaya geçen işyerlerinde işverenlerimiz çalışanlarına ücretlerinin eksik kalan kısmını ödemiştir. Onların ekmeğini küçültmemiştir. Tüm üyelerimiz ücretlerinin tamamını almıştır. Bunun için işverenlerimize ve onların örgütlü gücü MESS’e teşekkür ediyorum. İşte o günlerde bizim üyelerimiz de buna karşılık nasıl canları pahasına çalıştıysa sanayi üretimine destek verdiyse bu sözleşmede adil bir ücret artışı aldıklarında daha çok çalışacaktır. Daha çok üretecektir. Ülkemizde sosyal adaletten çalışma barışından, refah toplumundan söz edeceksek o zaman adil bölüşümden de söz etmeliyiz. Ülkemizde demokrasiden, barıştan, özgürlükten, insan haklarından söz edeceksek herkes için insan onuruna yakışır bir yaşam isteyeceksek o zaman hakça bir paylaşımdan da söz etmeliyiz. Bizim işçimiz ürettiğinden, kazandırdığından hakça pay almak evine helal ekmek götürmek, gelecek için umutlu olmak istiyor. Sofrasına bir dilim fazla ekmek koymak, insan onuruna yakışır bir yaşam sürmek istiyor. Biz de Türk Metal olarak bu umudumuz sönmesin istiyoruz.”
***
Genel Başkan Kavlak’ın konuşmasının ardından kürsüye son olarak Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank çıktı. Bakan Varank konuşmasında ülkemizde alınan önlemler neticesinde dünyada araç satışları azalırken Türkiye'de böyle bir durum yaşanmadığını dile getirerek, “Asıl hedef bu artışı sürdürülebilir hale getirmek. Endüstrideki değişim rüzgârlarını iyi okuyarak, sektör ile dirsek teması halinde adımlar atıyoruz” dedi. Konuşmasında işçi ücretlerine ne değinen Bakan Varank, “Çalışanlara bu yıl ciddi zamlar yapmamız lazım, onları üretimde tutacak adımları atmamız lazım. İşçi ve işveren görüşmelerinde çalışana gerçek bir zam oranı konusunda anlaşmaya varılmasını umarım” ifadelerini kullandı.
***
Ford Otosan’ın İnönü Fabrikasında düzenlenen törene Eskişehir Valisi Erol Ayyıldız, Koç Holding Otomotiv Grubu Başkanı Cenk Çimen, Genel Başkan Yardımcısı Uysal Altundağ, Ford Otosan İnsan Kaynakları Direktörü Ali Rıza Aksoy, Ford Otosan İnönü Fabrikası İnsan Kaynakları Müdürü Sinan Salı ve Eskişehir 1 Nolu Şube Başkanı Orhan Demir ve davetliler katıldı.
