CHP’nin İstanbul Maltepe mitingine dün bende katıldım.
Gazeteci gözüyle miting ile değerlendirmem şöyle, alanın içinde olduğu gibi dışında da yoğun bir kalabalık vardı.
2017 yılındaki Adalet mitingine denk bir insan kalabalığı olduğunu söylemek mümkün.
Bindirilmiş kıtalar değil, insanlar tamamen özgür iradeleriyle mitinge katılım sağlamıştı.
Partinin otobüsleri ve deniz ulaşımı dışında herkes kendi olanaklarıyla mitinge gelmişti.
Gençlerin sayısı öteki mitinglere göre çok daha fazla olduğunu gözlemledim.
Bu durum ise CHP’nin genç kesimde artık ilgi görmeye başladığının net göstergesiydi.
Müthiş bir coşku vardı.
Türk bayrakları ve parti bayraklarıyla miting alanı kırmızı renge bürünmüştü.
İnsanlar sadece öylesine mitinge gelmemişti, yaşadıkları onca sıkıntıyıda o alanda haykırmak için bulunuyorlardı.
Yüzbinlerce insanın olduğu böylesine büyük bir miting hiçbir olay olmadan, tek bir kişinin burnu kanamadan başladığı gibi şarkılarla, türkülerle, sloganlarla tamamlandı.
Mitingde en çok alkışı Canan Kaftancıoğlu, Kemal Kılıçdaroğlu, Ekrem İmamoğlu, Mansur Yavaş ve gezi davasının tutuklu yakınları aldı.
Bir kağıt temizleyicisinin “Paramız olmadığı için pazarlarda çürük domatesleri topluyorduk, şimdi çürük domateste yok..”sözleri ise herkesi hem duygulandırdı, hemde yaşanan ekonomik sıkıntıyı bir kez daha anımsattı.
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu bir süredir yaptığı gibi çok daha sert muhalefeti sürdürmeye devam ediyor.
Kokmaz, bulaşmaz, ortada durup sürekli laklak yapan birilerinin, “Kılıçdaroğlu aday olursa kazanamaz vb gibi” teranelerini boşa çıkarıyor.
Bu kokmaz, bulaşmazların muhalefetin özellikle CHP’nin her yaptığına takoz olmak, beğenmemek, çemkirmek gibi bir hastalıklı yanları var.
Sanki Kılıçdaroğlu’ndan önce Cumhurbaşkanı adayı olanların tümü dört dörtlüktü!
Sonuç olarak CHP gerçekten çok güzel ve muhteşem bir miting düzenlemiş oldu.
Fotoğrafın tümüne baktığımız zaman ise, “Geliyor gelmekte olan” sözünün artık ete kemiğe büründüğünü gördük.
