Koşu maratonunda gibi hissediyor musunuz kendinizi?
Ben hissediyorum. Hem de antrenmansız.
Tuvalet kağıdı ile başladı maraton.
Hepimiz şok olduk etiketleri görünce.
Sosyal medya sallandı. Espriler uçuştu.
“Silmeyelim de taşa mı dönelim” dendi.
Aksiyon aldık, çözüm ürettik. Stok ettik.
Tamam çözmüştük sorunu, stoklarımız bitene kadar!
Arkasından İkinci şok dalga geldi. Çay arttı.
Bunu da çözmeliydik.
Kampanyalara koştuk çay stokladık.
Arkasından ekmek arttı.
Bunu da çözmeliydik.
Halk ekmek kuyruklarına girdik.
Arkasından simit arttı.
Hani hep konuşulan simit. Mecliste kürsüde dört kişilik bir ailenin mutfak masrafında simit çay hesaplarının yapıldığı simit.
Onu stoklayamazdık. Biz sıcak sevdik simiti. Elimizi yakanı makbuldü.
Arkasından şok dalgaları bitmedi.
Sofraların vazgeçilmezi domates elleri yaktı.
Bir kilo patlıcan 50 TL’yi gördü.
Borsa misali oldu akaryakıta gelen zamlar.
Bugün 23TL,10 kuruş,2 saat sonra 24 TL 5 kuruş .
Çözmeliydik bunu da çözdük.
Gece kuyruklara girdik ertesi günkü zamdan etkilenmeyecektik.
Depoları fulledik.
Çözüm üretiyorduk şükür.
Bunlar da neymiş ki dedirten dolar vurgunu çok şiddetli oldu.
İndi çıktı indi çıktı derken gelen şok gideni arattı.
Emekli maaşını kaybedenler, evini arabasını, kefen parasını kaybedenler…
Bir taraftan da vurgunu vuranlar…
Derken kira fiyatları, ev fiyatları, araba fiyatları Şok! Şok! Şok!
Bitmeyen maraton koşusuna deprem misali şok dalgalar eşlik etti. Etmeye de devam ediyor.
Maaşlar kira tutarlarının altında kaldı.
Ev alma hayalleri hayal oldu.
Haklılıkta, Nasreddin Hoca misali, kiracı kiraya verenler karşı karşıya geldi.
Tuzu kurular hariç herkesi endişe kaygı aldı.
Sonra peynir rekor kırdı. Ardından soğan, patates…
“Soğan ekmek yerim” sözleri lüks oldu.
Peynir etle yarıştı. Peynir “peynir ekmek yerim” sözünün acısını çıkartırcasına başköşede yerini aldı.
Asgari ücret arttıkça arttı. Alım gücü azaldıkça azaldı.
Asgari ücret arttı, işten çıkarmalar arttı.
Bu işte vardı bir terslik.
Matematik havuz problemlerine döndü mutfak.
Asgari ücret tutarı 4.253 TL ile 10 kg olarak aldığımız ürünü , Asgari ücret 5.500 TL olunca kaç kg alırız ?
Musluğu açtıkça havuzun boşalması ile ilgili zaman kısalır mıydı artar mıydı? Neydi bu başımıza gelenler .
Matematikte teoremler mi değişmişti dedirten süreçler…
“Neo klasik ekonomi düşüncesinden, epistemolojik bir kopuşu temsil eden heteredoks yaklaşım, günümüzde giderek ön plana çıkan; davranışsal ekonomi ve nöroekonomiyle daha fazla önem kazanmaktadır.”
Yetkililerin yaptığı açıklamalar, 1 kg pamuk mu ağır, 1 kg demir mi ağır misali dalga geçer gibiydi.
Ev araba hayal oldu derken simit peynir miydi hayal olan.
Yiğit miydi kuru soğana muhtaç olan.
Aşık Mahsuni Şerif der ki;
“Mevlam gör diyerek iki göz vermiş
Bilmem ağlasam mı ağlamasam mı
Dura dura bir sel oldum erenler
Bilmem çağlasam mı çağlamasam mı
Yoksulun sırtından doyan doyana
Bunu gören yürek nasıl dayana
Yiğit muhtaç olmuş kuru soğana
Bilmem söylesem mi söylemesem mi.”
Tarkan der ki;
“Dayan, çoğu gitti azı kaldı
Yapma! Güze, kışa boğma yazını
Yakındır sabrın zaferi
Düştük evet ama kalkmadık mı?
Biz hep hayata meydan okumadık mı?
Sen ferah tut içini
Biz neleri atlatmadık ki
Geççek geççek elbet bu da geççek
Gör bak umudun gününü gün etçek.”
Feride der ki;
Yakındır sabrın zaferi.