Dünya çapında milyonlarca kişi uyku apnesi yaşarken, bu problemin en yaygın belirtilerinden horlama, artık başlı başına bir rahatsızlık olarak kabul ediliyor. Horlama ve uyku apnesinin erkeklerde 3 kat daha fazla görüldüğünü kaydeden Çene Yüz Protezi Uzmanı Dr. Tuğrul Saygı ise iki sorun için de tedavinin mümkün olduğunu belirtiyor.
İnsan bedeninde rahatsızlıklara neden olan en yaygın ve potansiyel faktörlerin başında gelen uyku apnesi, kişilerde yorgunluk, depresyon, konsantrasyon bozukluğu gibi birçok etki yaratırken, uzun vadede de felç, metabolik işlev bozukluğu, kalp krizi, obezite gibi hastalıklara yol açıyor. Uyku apnesinin en yaygın belirtilerinde baş ağrısı ve sık uyanma gibi faktörler bulunurken, kendi başına da bir rahatsızlık olarak kabul gören horlama ise en sık rastlanan belirti olarak kaydediliyor.
Çene ve Yüz Protezi Uzmanı Dr. Tuğrul Saygı, uyku apnesi sıklığının cinsiyet, meslek ve yaş gruplarına göre değişkenlik gösterdiğine dikkat çekerek şu değerlendirmelerde bulundu: “Birçok uyku bozukluğu rahatsızlığı gibi uyku apnesi de tespiti zor hastalıklar arasında yer alırken, insanların gözardı ettiği gündelik rahatsızlıklar apnenin belirtisi olabiliyor. Örneğin kadın hastaların %70’i baş ağrısı ve depresyondan şikayet ederken, erkeklerin %80’i de gün içinde uykulu olmaktan yakınıyor. İki cinsiyette de görülen belirtilerin başında ise horlama geliyor. Aslında sürekli horlamak uyku apnesinin tespit edilmesine kapı aralarken, iki sorun için de tedavi mümkün.”
Uyku apnesi ve sürekli horlama erkeklerde 3 kat daha fazla görülüyor
2022’nin ilk 6 ayında DentGroup bünyesinde kaydettikleri istatistiklerden hareketle horlama ve uyku apnesinin kadınlara kıyasla erkeklerde daha fazla görüldüğünü belirten Dr. Tuğrul Saygı, bu hastalıkların neden ve belirtilerini şu sözlerle açıkladı: “Uyku apnesi ve horlama yaşayan insanların %25’i kalp, %75’i ise kilo problemine sahip. Erkeklerde ise 3 kat fazla görülüyor. Bunun sebebine baktığımızda, erkeklerin boyun bölgesindeki yağlanmanın solunum yolunun daralmasına yol açtığını görüyoruz. Kadınlardaki östrojen hormonunun ise uyku apnesi oluşumunu engellediğini biliyoruz. Fakat özellikle menopoz dönemindeki her 2 kadından birinde de uyku apnesi ve horlama gözleniyor. Bu dönemde kadınların testosteron hormonunu daha fazla salgılaması apne riskini %50’ye çıkarıyor” ifadelerini kullandı.
Hareketsiz hastalıklar uyku apnesine davetiye çıkarıyor
Uyku apnesi ve horlamanın gün içinde hareketsiz kalınan meslek gruplarında daha çok rastlandığının altını çizen Dr. Tuğrul Saygı, “Kliniğimizde kaydettiğimiz verilere göre, oturarak yapılan hareketsiz meslek gruplarında horlama ve uyku apnesine daha çok rastlıyoruz. Bu şikayetlerle kliniğimize başvuran hastalarımızın %7’sini şoförler, %45’ini ise yönetici, mühendis, yazılımcı ve bankacılar oluşturuyor. Bu meslek gruplarının en yaygın olduğu büyükşehirlerde ise uyku bozuklukları gün geçtikçe artıyor. Çünkü şehirde yaşayan insanlar kırsaldakilere kıyasla daha az hareket ediyor ve sağlıksız besleniyor” dedi.
Yurt dışı hastaların yarısından fazlası Almanya’dan geliyor
Yurt içinde olduğu kadar yurt dışında da talep aldıklarını söyleyen Çene-Yüz Protezi Uzmanı Dr. Tuğrul Saygı, “Türkiye’de İstanbul başta olmak üzere en çok İzmir ve Bursa’dan hasta ağırlıyoruz. Dünyanın birçok ülkesinden hasta geliyor ancak en çok Almanya’dan hastalar tedavi için geliyor. Horlama ve uyku apnesi rahatsızlığı yaşayan uzak coğrafyalardaki hastalarımız kliniğimize gelmeden önce horlamatedavisi.com üzerinden hem kliniğimiz hem de tedavilerimiz hakkında detaylı bilgi edinebiliyor. Bu tedaviler arasında en çok rağbet gösterilenler arasında kişiye özel hazırlanan horlama protezi yer alırken, iki rahatsızlığa da çözümler sunmak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz” dedi.
Dr. Tuğrul Saygı