İSTANBUL (AA) - AK Parti İstanbul il teşkilatı üyeleri, bir televizyon programında kullandığı sözler nedeniyle "Cumhurbaşkanına hakaret" suçundan tutuklanan Sedef Kabaş ile programdaki diğer konuklar CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç ve CHP Milletvekili Aykut Erdoğdu hakkında suç duyurusunda bulundu.
Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'na gelen AK Parti ilçe belediye başkanları ve il teşkilat yöneticilerinin de yer aldığı grup adına konuşan AK Parti İl Başkanı Osman Nuri Kabaktepe, söz konusu televizyon programında Sedef Kabaş'ın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a bu defa hiçbir şekilde tahammülü mümkün olmayan adi bir hakarette bulunduğunu söyledi.
Kabaş'ın Cumhurbaşkanı Erdoğan'a yönelik daha önce de hakaretlerde bulunduğunu belirten Kabaktepe, söz konusu program ve konukları hakkında sessiz kalmanın artık mümkün olmadığını kaydetti.
Kabaktepe, olayı hadsizlik ve bir itibar suikastı olarak değerlendirdi.
Binlerce yıllık devlet geleneği ve siyasi tarihin galiz ve seviyesiz bir dille hedef alındığını ifade eden Kabaktepe, "Kabaş'ın bu ifadelerini kullandığı programda, ilgili CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç ve CHP Milletvekili Aykut Erdoğdu da hiçbir ses çıkarmayarak, tabiri caizse en hafif şekilde suç ortaklığı pozisyonuna düşmüşlerdir." dedi.
Taraflı tarafsız herkesin açık bir şekilde haksız bulduğu bu çirkin saldırıya karşı suskun kalan CHP'li milletvekillerinin tavrının da milletin vicdanını en az Sedef Kabaş kadar yaraladığını değerlendiren Kabaktepe, bu kişilerin milyonların teveccühünü kazanmış Cumhurbaşkanı hakkında sahneye konulmaya çalışılan hadsiz ve ahlaksız bir oyunun parçası olduklarını kaydetti.
- "İfade özgürlüğünü savunan herkesin arkasındayız"
Kabaktepe, hiçbir ifade özgürlüğünün, devletin en üst makamı olan devlet başkanına hakareti meşru gösteremeyeceğini belirterek, "Konuşan Türkiye'ye karşı değiliz. İfade özgürlüğünü savunan herkesin arkasındayız. Ancak konuşma özgürlüğünün, ahlak sınırlarını zorlayan küfre ve hakarete varan çizginin de herkes tarafından bilinmesi, korunması ve ortak değer olarak savunulması gerektiğini de bir kez daha buradan belirtmek istiyorum." dedi.
Kamuoyuna açıkça söylenen malum sözü bir dil sürçmesi olarak görmenin mümkün olmadığını kaydeden Kabaktepe, "Ne hazindir ki necip milletimizin değerlerini bir türlü anlayamayan bazı siyasiler de bu ahlaksız vakaya karşı sessiz kalarak adeta bu sürecin bir parçası gibi davranma pozisyonunu seçmişlerdir. Değerlerimizi hiçe sayan ve toplumsal olarak birlikteliğimizi yok sayan bu tip davranışların hep beraber önünde durmamız gerektiğinin altını tekrar çizmek istiyorum." değerlendirmesinde bulundu.
Osman Nuri Kabaktepe, Türk milleti ve AK Parti teşkilatı olarak bu hakareti yapan ve hakarete sessiz kalanları şiddetle kınayarak, şöyle devam etti:
"Bu kirli ve seviyesiz sözleri söyleyenler ve bu sözlere sessiz kalanlar bilsinler ki bu artık hukuk ve vicdan meselesidir. Cumhurbaşkanımızı hedef alan bu çirkinliği, antidemokratik ve faşizan sözleri şiddetle kınıyoruz. Biz AK Parti olarak milletimizin, gazetecimizin, siyasetçimizin kendi fikirlerini söylemesinin önündeki her türlü engelin ve seddin kalkmasının yanında olduk ve bundan sonra da yanındayız. Ancak ifade özgürlüğü kalkanı oluşturarak hakaretin meşrulaştırılmasını, insanların ve toplumun sevgisini kazanmış Cumhurbaşkanımıza akla dahi gelmeyecek hakaretamiz cümlelerin, ifadelerin kullanılmasının da karşısında olduğumuzu, bu karlı kış gününde bununla ilgili milletimizin temsilcisi olarak en temel hakkımızı kullanarak hukuka müracaat ettiğimizi ifade etmek istiyorum."
- Suç duyurusu dilekçelerinden
Gruptakiler, konuşmanın ardından suç duyurusu dilekçelerini, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına sundu.
Dilekçede, gazeteci Sedef Kabaş ve CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç'un, 14 Ocak 2022'de katıldıkları bir televizyon programında, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a yönelik sözleriyle "Cumhurbaşkanına hakaret" suçunu işledikleri iddia edildi.
Kabaş'ın şikayete konu beyanlarıyla eleştiri ve ifade özgürlüğü sınırlarını aştığı öne sürülen dilekçelerde, aynı gün aynı programa Kabaş ve Özkoç ile katılan CHP Milletvekili Aykut Erdoğdu'nun da sarf ettiği sözlerle "Cumhurbaşkanına hakaret" suçunun yanı sıra "tehdit" ve "halkı kin ve düşmanlığa tahrik etme veya aşağılama" suçlarını da işlediği savunuldu.
Dilekçelerde, Kabaş, Özkoç ve Erdoğdu hakkında soruşturma başlatılarak kamu davası açılması talep edildi.
- Olay
İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı, Kabaş'ın 14 Ocak'taki televizyon programında yaptığı konuşmalarla ilgili "Cumhurbaşkanına hakaret" suçundan soruşturma başlatmıştı.
Kabaş'ın suça konu konuşmayı yaptığı kanalın merkezi Sarıyer'de olduğu için dosya, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmiş, savcılıkça Kabaş hakkında gözaltı kararı verilmişti.
Gözaltına alınan Kabaş, "Cumhurbaşkanına hakaret" suçundan başlatılan soruşturma kapsamında sevk edildiği nöbetçi hakimlikçe bu suçtan 22 Ocak'ta tutuklanmıştı.
- "Cumhurbaşkanına hakaretten" daha önce ceza almış
Sedef Kabaş hakkında, 7 Mayıs 2018 yılında sosyal medya hesabı Twitter'dan yaptığı paylaşımlarda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik hakaret içeren paylaşımlar yaptığı gerekçesiyle "Cumhurbaşkanına hakaret" suçundan dava açılmıştı.
Anadolu 7. Asliye Ceza Mahkemesi yaptığı yargılama sonucunda 30 Mayıs 2019'da Sedef Kabaş'ı "Cumhurbaşkanına alenen hakaret" suçundan 11 ay 20 gün hapis cezasına çarptırmıştı. Mahkeme Sedef Kabaş'ın yargılama sürecinde pişmanlık gösterdiği ve tekrar suç işlemeyeceği yönünde kanaat oluştuğu gerekçesiyle hapis cezasının ertelenmesine karar vermişti.
Mahkeme hazırladığı gerekçeli kararında, Sedef Kabaş'ın paylaşımında sarf ettiği sözlerin Cumhurbaşkanı Erdoğan için söylediğinin açık olduğunu ve hakaret içerdiğinin anlaşılması nedeniyle cezalandırıldığını açıklamıştı.
Sedef Kabaş'ın aldığı cezaya yaptığı itiraz ise reddedilmiş, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Ceza Dairesi Kabaş'a verilen 11 ay 20 günlük hapis cezasını uygun bulmuştu. Dava dosyası Kabaş'ın temyiz başvurusu üzerine Yargıtay'a gönderilmişti.
Öte yandan, Sedef Kabaş hakkında, yine sosyal medya hesabı Twitter üzerinden 2013, 2014, 2015 ve 2016 yıllarında yaptığı paylaşımlarında, "Cumhurbaşkanına hakaret" suçunu işlediği gerekçesiyle ayrı bir soruşturma daha yürütülüyor.