Eğitim Sen Kocaeli 2 Nolu Şube Yürütme Kurulu, Gebze Kent Meydanında basın açıklaması yaptı. Açıklamada, ‘’AKP iktidarının Çocuklarımıza reva gördüğü gelecek kabul edilemez. Çocuklarımızın sağlığı bu kadar ucuz olamaz!’’denildi.
Eğitim Sen Kocaeli 2 Nolu Şube Yürütme Kurulu tarafından yapılan basın açıklaması şöyle:
‘’Bugün bir kez daha AKP iktidarının burjuva düzenin çocuklarımızın sağlığını ve geleceğini nasıl hiçe saydığını görüyoruz. İşgücü Uyum Programı (İUP) adı altında, okullarımızın en temel ihtiyacı olan temizlik ve hijyen, sermayenin kar hırsına kurban edilmiştir. Haftada yalnızca üç gün çalıştırılan temizlik işçileri, kölelik koşullarına mahkûm edilmiştir. Yalnızca çalıştıkları günlerde sigortaları yapılan, asgari ücretin bile altında ezilen bu emekçilere biçilen değer, kapitalist sistemin insan hayatını nasıl değersizleştirdiğinin açık bir kanıtıdır. Çocuklarımızın sağlığı bu kadar ucuz olamaz!
KAPİTALİZMİN ÇÖPLÜĞÜNE HİJYEN SIĞMAZ!
Kapitalist devletin iktidarı AKP, okullarımızda hijyen ve temizliği sağlamak bir yana dursun, kar-zarar hesapları yaparak çocuklarımızın sağlığını tehlikeye atıyor. Eğitimde "tasarruf" adı altında, geleceğimiz olan çocuklarımızı salgın hastalıkların kucağına itiyorlar. Oysa bir çocuğun sağlıklı bir ortamda eğitim görmesi, kapitalist sistemin piyasa yasalarına tabi tutulamayacak kadar temel bir haktır. Bu, toplumun kolektif sorumluluğudur. Ancak burjuva iktidar, bu sorumluluğu geçici ve güvencesiz işçilere devrederek bizleri oyalıyor.
VELİLER VE İŞÇİLER: ORTAK MÜCADELEYE ÇAĞRI!
Sayın Gebze Halkı, bugün okullarda yaşanan hijyen krizini yalnızca temizlik işçileriyle değil, çocuklarımızın geleceğiyle birlikte ele almalıyız. AKP düzenin kâr için kıstığı her bütçe, çocuklarımızın sağlığını, eğitimin niteliğini ve toplumsal eşitliği tehdit ediyor. Veliler, bu sorun yalnızca sizlerin değil, hepimizin sorunudur. Çocuklarımızın temiz içme suyuna, sağlıklı bir eğitim ortamına ve güvence altına alınmış bir geleceğe sahip olması için sesimizi yükseltmek zorundayız. Unutmayın, bugün çocuklarımızın maruz kaldığı koşullar, yarının işçi sınıfının karşılaşacağı acımasızlıkların habercisidir.
SARAYLAR, SERMAYE VE İHANET: HALKIN GELECEĞİNE HARCANMAYAN BÜTÇE NEREDE?
AKP iktidarı ve onun sermayeyi merkeze alan politikaları; milyonlarca liralık saray harcamalarına, sermayeye verilen teşviklere, vergi aflarına devam ederken, eğitim için "bütçe yetersiz" diyor. Bu yalana inanmıyoruz! Kaynaklar sınırsızdır, fakat bu kaynaklar işçi sınıfının değil, sermayenin ihtiyaçlarına göre paylaştırılmaktadır. Çocuklarımızın okullarda hijyenik olmayan koşullarda eğitim görmesi kabul edilemez! Bu adaletsiz düzen, ancak kolektif bir mücadeleyle yıkılabilir.
KÖKLÜ ÇÖZÜMLER İÇİN MÜCADELE: KAMUSAL VE KOLEKTİF EĞİTİM!
Biz, çocuklarımızın geleceğini, onların eğitim ve sağlık hakkını piyasanın insafına bırakamayız! Temizlik, hijyen, bir öğün yemek ve temiz içme suyu, devletin her çocuğa sağlamakla yükümlü olduğu en temel hizmetlerdir. Ancak bu hizmetler, sadece kadrolu ve güvenceli işçilerin istihdamıyla sağlanabilir. Eğitim sisteminin piyasalaştırılmasına ve taşeronlaştırılmasına son verilmeli, kamusal eğitim yeniden yapılandırılmalıdır. Eğitim, yalnızca bir ayrıcalıklı azınlığın değil, işçi sınıfının çocuklarına da eşit şekilde sunulmalıdır.
İŞÇİ SINIFININ ÖNCÜ GÜCÜ: ÖRGÜTLÜ MÜCADELEYE KATIL!
Veliler, eğitim emekçileri ve tüm halkımız, bugün okulda başlayan hijyen krizi, yarının toplumsal krizlerinin habercisidir. Bu adaletsiz düzene sessiz kalmak, çocuklarımızın geleceğine ihanet etmektir. Kamusal eğitim hakkını, eşit ve sağlıklı bir toplum için savunmalıyız! Mücadelemiz, kapitalizme karşı, işçi sınıfının ve halkın mücadelesidir. Eğitimde eşitlik ve adalet için, sermayenin sömürü düzenine karşı birleşelim!
SINIFSIZ, SÖMÜRÜSÜZ BİR GELECEK İÇİN!
Kapitalist düzen, çocuklarımızın geleceğine ipotek koyamaz! Bizler, çocuklarımızın sağlıklı, eşit ve adil bir eğitim alabilmesi için birlikte mücadele etmek zorundayız. Gelecek bizim ellerimizde, onları sermayenin ellerine teslim etmeyeceğiz! Eğitim hakkını, çocuklarımızın geleceğini savunmak, işçi sınıfının tarihi görevidir.’’.